AĞRI'NIN TURİSTİK YERİ VE ÖNEMİ
Ağrı, turizm bakımımdan özel ve önemli bir yapıya sahiptir. Coğrafî konumu, doğal güzellikleri ve İshak Paşa Sarayı gibi tarihî zenginlikler, il Turizminin ana kaynaklarıdır. Turizm endüstrisi için önemli olan ulaşım, otel, lokanta, motel ve turistik tesis yapımında faaliyetler gittikçe artmaktadır.
Ağrı îli, Selçuklular, Osmanlılar ve Cumhuriyet dönemlerinde hep sınır şehri olarak kalmıştır. Tarih boyunca İran ve Kafkaslardan Anadolu'ya geçen kavimlerin yolu olmuştur. Ağrı, bir bakıma Anadolu'nun giriş kapısıdır. Urartulardan günümüze kadar birçok kültür ve medeniyet izlerine rastlanır. Ancak bölgenin sık sık el değiştirmesi, baskınlara uğraması, göçler ... buradaki maddî kültür değerlerinin tahrip edilmesine sebep olmuştur. Moğol, Safevi, Rus ve Ermeni işgalleri, insanlara olduğu kadar tarihî yapılara da zarar vermiştir.
Türk boylarının bir kısmı da bu yolu takip ederek geçişte bulunmuştur. Yavuz Sultan Selim'in Çaldıran, IV. Murad'ın Revan Seferi, Ağrı üzerinden yapılmıştır. Çeşitli dönemlerde birçok savaşa sahne olmuştur. Bu bakımdan tarihî bir konumu vardır. Pek çoğu yıkılmış olsa bile, tarihî eserler ve turistik zenginlikleri bakımından Ağrı, Türkiye'nin en önemli turistik beldelerindendir.Türkiye'nin en yüksek tepesi ve Nuh tufanı ile devamlı kamuoyu gündeminde kalan Ağrı dağı, eşine az rastlanan manzaralı Balık gölü, geniş ve zümrüt yeşili ovaları, bu ovaları sulayan ırmakları, yaylaların güzellikleri, dere boyları ile Ağrı ayrı bir güzelliğe sahiptir.
Ağrı Dağı, İshak Paşa Sarayı, Meteor çukuru, Diyadin kaplıcaları. Kudret köprüsü, Meya mağaraları. Balık gölü, Anzavur Tepe, Toprakkale ... görülmeğe değer turizm köşeleridir. Doğubeyazıt, Gürbulak gümrük kapı ve buradaki Açık Pazar yeri, turizm yönünden ayrı bir öneme sahiptir.
Ağrı

Doğubyazıt Cami ve Eski Kale
Ağrı Dağı


Ağrı-Doğubeyazıt- ishakpaşa sarayı


Hanibaba Türbesi

Nuhun Gemisi


Uzaydan Ağrı Dağı

